Güven, Sevginin de Ötesinde

Güven…
İnsanın en derin frekansı.

Sevgi çoğu zaman yüceltilir; sadakat kutsal sayılır. Ama bütün bu değerlerin kökünde güven vardır.

Çünkü güven yoksa, sevgi yalnızca geçici bir duygudur; sadakat ise boş bir bağlılık.

Güven, bir duygu değil, bir varlık hâlidir. İnsan zihninde öyle bir alan açar ki, diğer tüm hisler o alanın içinde şekillenir.

Sevgi titreşimdir, sadakat bir seçimdir; ama güven, bütün bu titreşimlerin ve seçimlerin var olabileceği zemindir.

Güvenin Zihinsel Ağırlığı

Güven kırıldığında, yalnızca bir ilişki sarsılmaz. Zihin de sarsılır, frekans da dağılır.

Çünkü insan, varlığını anlamlandırmak için güven duygusuna ihtiyaç duyar.

Kendine güvenmeyen insan, geleceğe adım atamaz. Başkasına güvenmeyen insan, kalbini açamaz.

Hayata güvenmeyen insan, evrenin ritmine ayak uyduramaz.

Güven, sözlerle kurulmaz. Söz, kulağa dokunur; güven, zihnin en derin katmanına yerleşir.

Bu yüzden kırıldığında yalnızca kalpte değil, bilinçte de bir çöküş yaşanır.

Güven, Varoluşun Sessiz Anlaşmasıdır

Sevgi, çoğu zaman yüksek sesle ilan edilir. Sadakat, gösterişli yeminlerle taçlandırılır.

Ama güven sessizdir. Ne gösterişe ihtiyaç duyar ne de kanıta. Sessizliğinde bir ağırlık, görünmezliğinde bir kudret taşır.

Birine güvendiğinde, aslında varoluşunun bir parçasını ona teslim edersin.

İşte bu teslimiyet, sevginin anlamını, sadakatin derinliğini belirler.

Son Söz

Sevgi büyütür, sadakat besler… ama güven var eder.

Çünkü güven kaybolduğunda, bütün değerler boşluğa düşer.

Ama güven korunduğunda, insan zihni kök salar; kalp huzur bulur; evrenle bağ berraklaşır.

Güven, sevginin de sadakatin de ötesinde, varlığın ilk frekansıdır

 

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir