“Belki de aradığımız yer altı, toprağın değil, zihnin derinliklerinde saklıdır.”
Yer altı dediğimiz şey, gerçekten zihinsel bir dünya mı?
Yoksa kolektif bilincin bastırdığı, unuttuğu ve görmezden geldiği bir zihinsel katman mı?
Bazı geçitler kazmayla açılmaz..
Bazı geçitler sadece uyanmış bir zihinle fark edilir.
Tarihten Gelen Fısıltılar
Derinkuyu gibi yüz binlerce kişinin yer altına taşındığı şehirler…
Tibet efsanelerindeki Agartha Samballa geçitleri…
Maya’ların ölümden sonra ruhların gittiği Xibalba yer altı alemi…
Ve modern zamanların suskun sembolleri:
Kapalı askeri bölgeler, erişilemeyen yer altı kompleksleri…
Gerçekten tarih bize ne diyor?
Yerin altına mı iniyorlar yoksa bilincin alt katmanlarına mı?
Yeni Bir Medeniyet Mi Kuruluyor?
Dünyada sık sık konuşulan söylentiye göre:
Bazı elit gruplar, olası bir kıyamet senaryosu için yer altı şehirleri inşa ediyor.
Ama bu sadece bir korunma mı?
Yoksa…
Dünyayı terk edip yeni bir dünya mı başlatmak istiyorlar?
Yerin altında gizli bir medeni sıfırlama planı mı yürütülüyor?
Ve biz hiçbir şeyden haberi olmayan sıradan insanlar sadece yüzeyde oyalanıyor olabilir miyiz?
Yapay Güneşler, Yapay Yağmurlar: Gerçekten Neden?
Bugünlerde neden her şeyin yapayı yapılmaya başlandı?
Çin’in “artificial sun” projesi neden yüz milyonlarca dolar yutuyor?
Neden birileri gökyüzünü simüle etmeye çalışıyor?
Neden doğal iklim değil, kontrollü hava sistemlerini tercih ediyorlar?
Çünkü eğer yer altına geçilecekse, güneşi de, yağmuru da yanlarına almaları gerekiyor. Ve bunu da yapay olarak yapmaları mümkün.
PEKİ YA ZİHİN?
Zihin içinde açılan yer altı nedir?
Jung’un “gölge yön” dediği karanlık bilinç katmanı…
Bastırılmış hatıralar, geçmiş hayat kalıntıları, travmalar…
Kollektif olarak unutturulmuş bilgilerin bulunduğu bilinçaltı depoları…
Belki de biz yer altına inmek derken, aslında kendi zihnimizin alt katmanlarına iniyoruz.
Ve bazı geçitler gerçekten var ama onları fiziksel göz değil, sadece uyanmış bilinç görebilir.
Son Olarak…
Zihin bir geçittir. Kimi o geçitten göğe yürür, kimi aynı geçitten karanlığa iner.
Ama en derindeki sır şu:
Geçit nerede olursa olsun tek anahtar bilinçtir.